Share

BTAYTD İnsan Hakları Kolu “Hoşgörü ve Ayrımcılığın Önlenmesinin Desteklenmesi ve Korunmasında Sivil Toplumun Rolü” konulu AGİT Tamamlayıcı İnsani Boyut Toplantısına katıldı. 2023 yılının 3. Tamamlayıcı İnsani Boyut Toplantısı 26-27 Haziran tarihleri arasında Viyana’da gerçekleşti. Toplantıda BTAYTD’ni İnsan Hakları Uzmanı Kerem Abdurahimoğlu temsil etti. BTAYTD toplantının “Hoşgörü ve Ayrımcılığın Önlenmesinin Desteklenmesinde Sivil Toplumun Eğitim Çabaları” başlıklı ilk oturumunda söz aldı. Konuşmasında İskeçe Türk Birliği (İTB), Gümülcine Türk Gençler Birliği (GTGB), Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği (BTTÖB) gibi tarihi Türk derneklerinin on yıllarca bölgede sürdürdükleri hoşgörü ve Türk toplumunu temsil rolü ve kapatılma süreçlerine değinerek, Yunanistan’ın İTB başta olmak üzere dernekleşme özgürlüğü konusunda AİHM tarafından mahkum edildiğini ancak bu kararların 15 yıldır uygulanmadığını dile getirdi. Fenerbahçe derneğine açılan kapatma davasını örnek vererek dernekleşme özgürlüğü konusunda gelinen noktayı aktardı. Bütün bu sorunların Türk azınlığın etnik Türk kimliğinin devlet tarafından tanınmamasında kilitlendiğini ifade ederek Yunanistan’ı azınlığın Türk kimliğini tanımaya ve AİHM kararlarını uygulamaya davet etti.Cevap hakkını kullanan Yunanistan, azınlığın Lozan Antlaşması’na göre Müslüman azınlık olduğunu ve kollektif bir Türk azınlık olarak tanımlanmasının kabul edilemez olduğunu söyleyerek bilinen resmi tezi tekrarladı.Toplantının “Sivil Toplumla İşbirliği, Koalisyonlar ve Diyalog Yoluyla Hoşgörünün Geliştirilmesi ve Ayrımcılığın Önlenmesi” başlıklı 3. oturumunda BTAYTD tekrar söz aldı. Konuşmasında, son yıllarda Türk azınlık sivil toplum kuruluşlarının ve temsilcilerinin Yunan medyası tarafından hedef gösterildiğini, faaliyetlerinin kriminalize edildiğini ve Yunanistan’ın azınlık politikasının, azınlığın etnik Türk kimliğini tanımayarak, Türk dernekleri ile ilgili AİHM kararlarını uygulamayarak, azınlık sivil toplum kuruluşlarını ve temsilcilerini cezai ve finansal soruşturmalara maruz bırakarak bu şeytanlaştırmaya uygun ortamı yarattığını dile getirdi. Azınlığın devletten sadece Türk kimliğine ve haklarına saygı beklediğini belirterek Yunanistan’ı Türk azınlık ile diyalog kurmaya davet etti.Cevap hakkını kullanan Yunanistan Batı Trakya’daki azınlıktan bahsederken Türk azınlığı demekte ısrar etmek Lozan Antlaşması’nın lafzı ve ruhuna aykırı olduğunu iddia etti. Aynı şekilde Yunanistan’ın azınlığa karşı birçok pozitif ayrımcılıkta bulunduğunu ve özellikle azınlık kadınlarının AB tarafından hassas grupların desteklenmesi için tahsis edilen birçok fondan yararlandığını iddia etti.

Comments are closed.